
Sen Peygamberin bastığı toprağa,
Basmak için yüz bin adım gelenlerin;
Yolda koştuğusun.
Sen Yakup’un gözündeki yaşsın;
Şifası Yusuf’un gömleğinde gelen.
Sen arzda iki insan var iken,
Birinin diğerini bulmak için;
Aştığı dağ, ettiği duasın.
Sen Mevlana’yı sema ettiren,
Yunus’ları yakansın.
Onların diliyle kıta kıta dolaşansın.
Sen Hâcer’in dağda arayıp,
Toprakta bulduğu su,
İsmail’i kesmeyen bıçaksın.
Ey aşk;
Sen sırsın!
Yazan: Suveyda Zora